Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin (AKPM) kabul ettiği Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılan iş insanı Osman Kavala kararını “tarihi bir hata” olarak nitelendirdi.
Bakanlık, AKPM’nin Kavala’nın derhal serbest bırakılma kararını kabul etmesi hakkında yazılı açıklama yaptı.
AKPM’nin, dün Türkiye’ye ilişkin kabul ettiği tavsiye ve kararla, tarihi bir hataya imza attığı savunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“AKPM bu girişimiyle, adli süreçleri siyasete alet etmekte ve diyalog kanallarını kapatmaya yeltenmektedir. Bu, AKPM’nin varoluş nedenini oluşturan demokratik değerlere aykırıdır. AKPM’nin görünürlük kazanmaya yönelik bu pervasızlığı ileride hicapla hatırlanacaktır.”
AKPM kararı
AKPM, Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan ve yaklaşık 6 yıldır cezaevinde bulunan iş insanı Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılması kararını kabul etti.
Kabul edilen bu kararla Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uygulamayarak Kavala’yı serbest bırakmaması halinde yaptırımlarla karşı karşıya kalacak.
Hangi yaptırımlar uygulanabilir?
Eğer Türkiye, Osman Kavala’yı 1 Ocak 2024′ kadar serbest bırakmazsa Türkiye delegasyonu 2024 Kış Oturumu’na kadar AKPM’de oy kullanamayacak. Öte yandan Kavala’nın hukuksuzca cezaevinde kalmasına şahsi sorumluluklar nedeniyle yol açan kamu görevlileri hakkında Magnitsky mevzuatı uygulanacak. Bu da Kavala’nın yasadışı ve keyfi olarak özgürlüklerinden mahrum bırakılmasını sağlayan polis memurları, hakim ve savcılar veya cezaevi görevlilerinin Avrupa ülkelerinde bu eylemleri nedeniyle kovuşturmayla karşı karşıya kalması anlamına geliyor